Ana içeriğe atla

Yalancı Şahitlik Yapmak Günah mı?

Yalancı Şahitlik Yapmak Günah mı?,Yalancı Şahitlik Yapmak ile İlgili Hadisler,Yalancı Şahitlik Yapmak ile İlgili Ayetler,Yalancı Şahit Yapmanın Cezası...

Yalancı Şahitlik Yapmak Günahmı

Yalan söylemek haramdır. Ayrıca yalancı şahitlik yapmak iki katlı çirkin bir durumdur ve en büyük günahlardan sayılmıştır.

Ebu Bekre radıyallahu anh anlatıyor:

"Resülullah aleyhissalâtu vesselâm:

"Size büyük günahların en büyüğünü haber vereyim mi?" buyurmuş ve bunu üç kere tekrar etmişlerdi. Biz:

"Evet!" deyince:

"Allah'a şirk koşmak, anne ve baba haklarına riayetsizlik, cana kıymak!" buyurdular. Bu sırada dayanmış durumda idi, yere oturup:

"Haberiniz olsun! Yalan söz, yalan şahitlik!" dedi ve bunu o kadar tekrar etti ki,

"Keşke kesse artık!" temennisinde bulunduk."[Buhâri, Şehâdât 10, Edeb 6, İsti'zân 35, İstitâbe 1; Müslim, İmân 143, (87); Tirmizi, Şehâdât 3, (2302)]

Yalan: Yalanı iş edinme, çok yalan söyleme. Yalan, kişinin gerçeği saklayıp bildiğinin aksini söylemesidir. Yalancılık çok çirkin bir huydur. Dinimiz yalanı haram kılmış ve şiddetle yasaklamıştır.

Yalan rûhî bir hastalıktır, Müslümanların kendilerini bundan korumaları gerekir. Çocuklar daha küçükken doğru sözlülüğe alıştırılmalı, yalanın zararları kendilerine anlatılmalıdır.

Cenab-ı Hak "Yalan sözden kaçının." (Hac, 22/30)

diye emrettiği hâlde basit dünya menfaatleri için yalan söyleyenler vardır. Özellikle yalan yere şahitlik yapmak çok kötü bir davranış ve büyük bir günah sayılmıştır. Gerçek bir Müslüman kendi aleyhinde de olsa, doğru söylemeli ve asla yalana yaklaşmamalıdır. 
Çünkü Allah Teâla şöyle buyurmuştur:

"Ey iman edenler! Hak üzere durup adaleti yerine getirmeğe çalışan hâkimler ve Allah için doğru söyleyen şâhidler olun. Velev ki, o şahitliğiniz nefisleriniz yahut ana babanızla yakın akrabanız aleyhine olsun. İster üzerine şahitlik yapılan kimseler zengin veya fakir bulunsun..." (Nisa, 4/135).

Peygamber Efendimiz (asm) de, yalan söylemenin ve yalan şahitlik yapmanın büyük günahlardan olduğunu ısrarla belirtmiştir (Riyazü's-Sâlihîn, III/138). Ayrıca yalanın münafıklık alâmetlerinden olduğunu haber vermiştir. (Müslim, İman, 107).

Dinimizde sadece üç yerde yalan söylemeye izin verilmiştir:

a) Zulüm ve haksızlığa uğramış bir adamın can, mal veya namusunun zarar görmekten kurtarılması için;

b) Dargın olan karı-kocayı veya iki kişiyi barıştırmak için. Çünkü Rasûlullah (asm) şöyle buyurmuştur:


"İnsanlar arasını düzelten, bunun için hayırlı söz söyleyen ve hayırlı söz ulaştıran kimse yalancı değildir."(Müslim, Birr ve Sıla, 27)

c) Harp te düşmanı yenmek için.


Yalanın kötülüğüne gelince, Peygamberimiz (asm);

"Yalan kötülüğe, kötülük Cehennem'e götürür. İnsan yalancılık yapa yapa, nihayet Allah katında yalancılardan yazılır." (Buharî, Edeb, 69; Müslim, Birr, 103-105) buyurmuştur. Yalanın en büyük kötülüğü işte budur. Yani, insanı Allah Teâla'nın rızasından uzaklaştırıp Cehennem'e götürmesidir.

Ayrıca yalan insanları birbirine düşürür, güven duygusunu yok eder, toplum içinde karışıklıklara sebep olur; dostlukları yıkar, yerine düşmanlık tohumları eker. Yalan er geç ortaya çıkacağından, yalancılar, kendilerine güvenilemeyen, saygı duyulmayan ve sevilmeyen insanlar durumuna düşerler.Kısaca yalan, insanı dünyada da ahirette de felakete sürükler.

Yalan yemin: Vakıaya aykırı olan bir şeyin doğruluğuna yemin etmek.

Yalan yere yemin eden kişi, Allah'ı yeminine şahit göstererek insanları kandırmak istediği için, O'nun mukaddes adını istismar etmekte, O'na iftirada bulunmaktadır. Bu nedenle Hz. Peygamber (asm), büyük günahların en büyüklerinden birinin de yalan yemin olduğunu söylemiştir. (Buharî, Edeb, 6).

"Birbirinizi aldatmak için (yalan) yemin etmeyin, bu yüzden yere sağlam basan ayak sürçebilir ve Allah yolundan alıkoymanıza karşılık kötü bir azab tadarsınız. Bunun için size (ahirette de) büyük bir azab vardır."(Nahl,16/94) âyeti, yalan yeminin cezasının ilahî azab olduğunu belirtmektedir.

Bir kimse geleceğe yönelik yaptığı bir yemini bozduğunda, kefaretini ödemek suretiyle yeminin günahından kurtulur (bk. Yemin Kefareti); fakat yalan yemin öyle büyük bir günahtır ki, onun cezasını kefaret dahi düşüremeyeceği için, yalan yeminde kefaret olmaz. Böyle bir günah işleyen kişi, yalanına şahit gösterdiği Allah'a tövbe etmeli, af dilemeli ve bir daha bu günahı işlememelidir. Onun günahım ancak Allah affedebilir.

Yalan yeminle başkalarının hakkı alınmışsa, velev ki bu kanun yoluyla olsun, ikinci bir günah daha işlenmiş olur. Haksız yere elde edilen bu hak, sahibine ödenmedikçe tövbe ile kurtuluş olmaz. Mesela bir kimse, ödemediği borcunu bile bile "ödedim" diye yemin etse, karşı taraf da alacağını ispat edemese ve hâkim, yalan yemin edenin borçsuz olduğuna hükmetse, bu kişi iki büyük günahı birden işlemiş olur.

Bir de dikkatsizlik, kötü alışkanlık, hata gibi sebeplerle yalan yere yemin etmek durumuna düşülür. Şüphesiz ki bunun günahı diğeri gibi değildir. Fakat gelişi güzel, lüzumsuz yere Allah'ın adını anmak da bir günahtır. Bu nedenle dile hakim olmalı, yemini alışkanlık haline getirmemeli, ancak çok önemli durumlarda yemin etmelidir.

Yeminde niyet, yemin ettirenin maksadına göredir. bu nedenle, yemin eden kişi kalbinden başka şeyleri geçirerek yemin ederse yine yalan yemin etmiş olur. Mesela, Ahmed'e olan borcu için yemin ettirilen kişi, Mehmed'e ödemiş olduğu borcu kastederek, "borcumu ödedim" diye yemin ederse, yalan yemin etmiş olur.

Yalan yere şehadetin dünyevi cezası:

Hukukçularımız, yalancı şahitler için cezayı sadece ahirete bırakmamışlar, dünyada da bir takım cezalar öngörmüşlerdir. Yalan yere ettikleri şahitlik yüzünden, sebep oldukları maddî zararın tazmininin yanı sıra başka cezalar da verilir. Yalancı şahit için genelde belli bir ceza tespiti yapılmamış, bu tamamen hâkimin takdirine bırakılmıştır. İmam Ebû Hanîfe yalancı şahidin caddelerde teşhir edileceğini, Ebû Yusuf ve Muhammed ise dayak ve hapis cezası ile cezalandırılacaklarını söylerler (Merğinânî, a.g.e., III/132; İbn Kudâme)

Yalancı şahitlik mümin bir kulun vasfı olamaz: 

“Onlar o müminler ki, yalan yere şahitlik etmezler. Boş şeyler söz ve hareketler ile karşılaştıkları zaman yüz çevirerek, vakarla geçip giderler.” (Furkan, 72)
Ömer b. Hattab’a (r.a.) Iraklı bir adam gelerek:
“Sana başı ve sonu olmayan bir iş için geldim” deyince, 
Hz. Ömer:
“O nedir?” dedi. 
Adam:
“Ülkemizde baş gösteren yalan yere şahidlik” cevabını verdi. Hz. Ömer de:
“Gerçekten öyle mi oldu?” dedi. 
Adam:
“Evet” deyince, 
Hz. Ömer:
“Vallahi, İslâm’da hiç bir kimse fasıkların şahadetiyle hapsedilmez” dedi. (Dâmâd, Mecmau'l-Enhur)

Yalancı şahitlik en büyük günahlardandır

Biz Resulüllah’ın (asm) yanındaydık, üç defa:
“Size en büyük günahları haber vereyim mi?” diyerek şunları sıraladı:
1.Allah’a ortak koşmak
2. Ana babaya asi olmak
3.Yalancı şahitlik yapmak,

Dikkat ediniz yalancı şahitlik ve yalan konuşmak birdir” dedi ve yaslandığı yerden doğrulup oturdu. Bunları tekrar tekrar söyledi. Nihayet biz -üzüntü ve acıdan dolayı keşke sussa diye düşündük. (Buhari, Müslim, Tirmizi) 

Peygamber (asm) şöyle buyurdu:
“Dikkat ediniz! Size büyük günahların en büyüklerini haber vereyim mi?”
“Hazreti Peygamber bu sözünü üç defa tekrarladı. 
Hazır olan topluluk:
“Evet, Ya Resulüllah haber veriniz, dediler. 
Hazreti Peygamber şöyle buyurdu:
“Allah'a ortak koşmak ve Ana-babaya asi olmaktır.” 

Resûl-i Ekrem, duvara yaslanmış iken hemen doğrularak dizleri üzerine oturdular ve şöyle buyurdular:
“Ve hele yalan konuşmak (yalan yere şahitlik etmek)” Bunu birçok defa tekrarladılar; öyle ki, biz içimizden artık tekrarlamaktan vazgeçmesini temenni ettik.” (İbni Mace)
Allah'a ortak koşmak ve ana-babaya asi olmak günahlarından sonra Hazreti Peygamberin yapmış oldukları yeni bir uyarma işin önemini göstermektedir. Yaslanmışken diz üzerine oturarak, “hele yalan yere şahitlik etmekten sakınınız” buyurmasından, şirkten sonra en büyük günahın yalan yere şahitlik olması gerekir. Çünkü yalan yere şahitlik, bütün, hakların yok edilmesine sebep olacağı gibi, Allah, korusun, haksız yere bir kimsenin belki binlerce kişinin ölümüne de sebep olabilir. Bundan dolayı gerçekten yalan yere şahitlik etmek, şirkten sonra en büyük günahtır.

Yalancı şahitlik Allah'a (cc)şirk koşmakla eşittirAllah’ın Resulü kalkıp hutbe okudu ve üç kere:
 
Ey insanlar, yalan şahitlik Allah’a şirk koşmakla eşittir, buyurdu. Sonra da “o halde murdardan, putlardan kaçının ve yalan sözden çekinin” ayetini okudu. (Hacc, 30-31) (İmam-ı Ahmed)
Resulüllah (asm) bir hutbe esnasında şöyle buyurdu:
“Ey İnsanlar yalan söylemek ve yalancı şahitliği Allah’a ortak koşmaya denk tutulmuştur” diyerek Hac suresi 30. ayetini okudu:
“Artık putlara tapma pisliğinden çekinin ve yalan sözden sakının.” (Müsned)

Yalancı şahitlik yapanlar cehennemi hak etmiş olur ; İbn Abbas (ra) der ki:
“Kim yalan yere şahitlik eder ve bu şahitliği ile Müslüman bir kişinin malını elinden alır yahut onun kanının akıtılmasına sebep olursa cehennemi hak etmiş olur.” (El-Haris)
“Yalancı şahitlikte bulunarak bir Müslümanın malının elinden alınmasına veya kanının dökülmesine sebep olan kimse, cehennem ateşini hak etmiş olur.” (İmam Suyuti)
“Yalancı şahit, kıyamet günü Allahu Teâlâ kendisine azabını kararlaştırmadan tek bir adım dahi atamayacaktır.” (İmam Suyuti)

Yalancı şahide cehennem vacip olur: “Yalancı şahidin ayakları, daha şahadet mahallinden ayrılmadan Allah Teâlâ hazretleri ona cehennemi vacip kılar.” (Kimya-ı Saadet )
“Yaş bir misvak çubuğu için bile olsa, şu minberimin yanında bile bile yalan yere yemin eden hiçbir köle ve cariye yoktur ki ona cehennem vacip olmasın.” (Kimya-ı Saadet )
“Her kim bilmediği konuda bir Müslümanın aleyhine şahitlik yaparsa cehennemdeki yerini hazırlasın.”(İmam-ı Ahmed)

Yalancı şahitlik yapan Allah'ın (cc)gazabı altındadır: “Açılan bir dava için (yalancı şahitlik yapmak gibi) zalime yardım eden bir kimse, o işten vazgeçinceye kadar Allah'ın gazabı altındadır.” (İmam Suyuti)

Şahitlikten çekinen yalancı şahitlik yapmış gibi olur : 

“Şahitliğe çağrıldığında onu gizleyen -şahitlikten çekinen- kimse yalancı şahitliği yapmış gibi olur.”(Taberânî)

Görmediği bir rüyayı görmüş gibi anlatan yalan şahitlikte bulunan gibidir :

“Resûlullah (asm) bize bir hutbe îrâd etti. Hadiste şu ifadelere de yer verilmiştir:
“Her kim şahitliğinden vazgeçer yahut şahitliğini gizlerse Allah Teâlâ o kimseye kıyamet günü yaratıkların önünde kendi etini yedirecek ve dilini çiğner vaziyette onu cehenneme sokacaktır. Kim de bir Müslümana yahut bir kâfire yalan yere şahitlik yaparsa kıyamet günü dilinden asılacak ve cehennemin en alt derecesinde münafıklarla beraber olacaktır. Kim de görmediği bir rüyayı görmüş gibi anlatırsa yalan yere şahitlik yapmış gibi olur.”
(El-Harîs)

Yorumlar

DUALAR

Aşık Etme Duası (Birini Kendine Aşık Etmek İçin Dua)

Sizlerden gelen sorular; Nihat HATİPOĞLU aşık etme duasını paylaşır mısınız?, ayetel kürsi ile aşık etme duası var mı?, aşık etme duası 14 gün, anında aşık eden dua var mı?, çok tesirli aşık etme duası paylaşır mısınız?, aşık etme duası mishakal, deli gibi aşık etme duası var mı?,en etkili aşk duası paylaşır mısınız?,  denenmiş  birini kendine aşık etme duası var mı..?  şeklinde soruluşmuş sorulardı. Tüm bu soruların cevaplarını aşağıda sizler için paylaştık. Allah ettiğiniz duaları kabul etsin inşallah. Birini Kendine Aşık Etmek İçin Dua-Nihat HATİPOĞLU BİRİNİ KENDİNE AŞIK ETMEK İÇİN DUA (BÜYÜ DEĞİLDİR) ; Erkeği Aşık Etme Duası-Kızı Aşık Etme Duası: Kuvvetli bir celbiye için uygulamadır. Bizzat denenmiş bir uygulamadır, herhangi bir yapılış zamanı yoktur, önerilen okuma düzeni bir hafta boyunca günde 1 defa okumaya niyet etmedir fakat genel anlamda bir hafta dolmadan hacetimiz görülmüş olur. (14 gün okumada ise okumadan sonra 40 gün başka bir işlem ya da okuma yapılmaması

Aşırı Şehvetten Kurtulma Duası

Her ne kadar Allah (azze ve celle) bunu fıtrî olarak zevk ve lezzet gibi hediyelerle birlikte vermiş olsa da kişi bu hissi kontrol altında tutmadığı taktirde hem dünyâ hem âhiret cihetiyle zor durumda kalacaktır. Fikri haram, bakışı haram, meylî haram olan kişi zinâ gibi büyük bir günahla karşı karşıya gelecektir. Bedenen bunu yapmasa da uzuvları ile bir bakıma zinâ işlemiş olacaktır. Peki bu histen nasıl kurtulacağız? Şehvetten Kurtulma Duası Bismillahirrahmanirrahim, Allahumme yâ senede men lâ senede lehü. Ve yâ zuhre men lâ zuhre lehü. Ve yâ câmi’eşşettâti. Ve ya râhimel emvâti. İrhamni rahmeten tuğninî biha an rahmeti men sivâke. Allahumme lâ emlikü linefsi nef’an ve la dârren ve lâ mevten ve lâ hayâten ve lâ nüşûran. Allahumme vessî’li fîmâ rezaktenî. Ve bârik li fîmâ ve hebtenî. İnneke alâ külli şey’in kadîr. Ve lâ tusallit aleyye bizünûbi men lâ yerhamunî yâ erhamerrâhimîn. Verzuknî hayre’ddünya vel âhireti yâ Rabbel âlemîn. İlahi, in afevteni fe lâ yenkusu fî mülkike şey

Define Duası (Define Bulmak İçin veya Define Bulunduğunda Okunacak Dualar)

Bu konuda sizlerden gelen soruların bazıları; havas ilmiyle define bulmayı anlatırmısınız?,altın bulduran dualar var mı?,define bulmak için istihare nasıl yatılır?,define rüyasına yatmak gerçek mi?, rüyada define yeri görmek için okunacak dua var mı?,para bulma duası var mı?.. şeklinde sorulmuş sorulardı.Bizde her zaman ki gibi sorularınızı cevapsız bırakmadık ve sormuş olduğunuz tüm soruların cevaplarını aşağıda sizler için paylaştık. Define Bulmak İçin veya Define Bulunduğunda Okunacak Dualar Hazine yada Define ararken okunması gereken dualar; Şüpheli yerde bir (1) defa Euzu Besmele çektikten sonra yedi (7) defa Ayetel Kürsü okuyun. Her okuduğunuz da o bölgenin (gömü'nün) sağına soluna her yerine okuyun çember içine vs. alın. Bu o bölgedeki (gömü de) eğer tılsım, cin, vs varsa Ayetel Kürsünün koruma azamati geçene kadar orada size hiç bir cin zarar veremez. Sonra Kuran'ı Kerimde Vakia Suresi vardır,bu sureyi orada kıbleye karşı on (10) defa okuyun okuduktan sonra hiç

Çevirgel Duası (Gideni Geri Getirme Duası)

Çevirgel Duası, Çevirgel Duası Orjinal,Çevirgel Duası Ne zaman Okunur?,Dilek Duası,Çevirgel Duası Nasıl Okunur?,Çevirgel Duası-Nihat HATİPOĞLU... Dua'i çevirgel günümüze kadar taşınan bir duadır. Bu dua ile neler yapılabilir?.. Eşler ve evli çiftler arasında olan dargınlık, kırgınlıklardan dolayı evini ve ailesini yüz üstü bırakıp terk eden veya başka bir metres tutup ailesini bırakıp onun peşine takılan, giden bundan dolayı aileyi mağdur bırakan, eşlerden her hangi birisini geri çevirmek, aşıkları birleştirmek, terk edilmiş kalpleri geri kazanmak, sevdiğini yeniden aşık etmek,  sevdiğin birisini yeniden geri getirmek, birini kendine aşık etmek için tertiplenmiş bir dua'dır. Çevirgel - Döngel Duasını Okumanı Şartları: Önce amele niyet edip abdest alınmalı kıbleye dönüp 2 rekat Allah rızası için namaz kılınmalı ve on tövbe, on salavatı şerife, on kelimeyi tehvid okuyup duya ondan sonra başlanmalıdır. Dua bittikten sonrada 3 ihlas 1 fatiha okuyup peygamber ve ashabın

Nihat HATİPOĞLU'nun Eşi Emel HATİPOĞLU Kimdir?

Sizden Gelen Sorular : Nihat HATİPOĞLU Evli mi?,Nihat HATİPOĞLU'nun Eşi Kimdir?,Emel HATİPOĞLU Kimdir?.. Ünlü ilahiyat profesörü Nihat Hatipoğlu sosyal medyada dolaşan bir fotoğraf nedeni ile birden bire gündeme bomba gibi düştü. Tesettürlü ancak oldukça bakımlı genç bir kadın hayranı ile çekilen fotoğrafı basına yayılan Nihat Hatipoğlu, konu hakkında sert konuştu. Bazı internet kullanıcıları fotoğraftaki genç kadının Nihat Hatipoğlu'nun eşi olduğu bile iddia edildi ve Hatipoğlu ilginç eleştirilere maruz kaldı. GENÇ KADINLA EVLENECEK DİYENLER OLDU  Nihat Hatipoğlu' nun genç ve güzel tesettürlü bir kadın hayranı ile çektirdiği fotoğraf adeta olay oldu. Nerede çekildiği bilinmeyen fotoğraf, kısa sürede sosyal medyada en çok paylaşılanlar arasına girdi. Bu kare üzerinden bazı kesimler ünlü ilahiyatçıyı eleştirirken, bazıları da fotoğrafın son derece normal olduğunu savundu.  NİHAT HOCA ÇIKAN HABERLERE İSYAN ETTİ   Bu kare üzerinden bazı kesimler ünlü