Tahiyye; selam vermek demektir. tahiyyetü'l mescid, mescidi yani camiyi selamlamak demektir. Kuranı kerimde mescitlere "Allah'ın Evleri" denilmiştir. Bir eve giren kimsenin, önce ev sahibini selamlaması kadar tabi bir şey olamaz. Bu halde Allah'ın Evine girenin de Onu selamlaması gerekir. Selamlamanın en mükemmel ve en güzel şekli namazla olur. Camiye giren kimsenin tahiyyetü'l mescid kılmak suretiyle Allah Teala'yı bir nevi selamlamış, ona bağlılığını saygısını ve kulluğunu sunmuş olur.
Tehıyyet-ül-mescid namazı Nasıl Kılınır Nasıl Niyet Edilir?
Tehıyyet-ül-mescid namazı normalde kıldığımız namaz gibi iki rekat şeklinde kılınır,"Niyet ettim Allah rızası için ilk kazaya kalmış sabah namazının farzına ve tehıyyet-ül-mescid namazını kılmaya" diyerek niyet edilir?
Bir mescide sadece ziyaret için veya öğretmek veya öğrenmek gibi bir maksatla giren kimse orada nafile olarak iki rekat namaz kılar. Dileyen daha fazla kılabilir. Mescide günde birkaç defa bu şekilde girilse, bir defasında böyle namaz kılınması yeterlidir.
Tahiyyetü'l mescid namazı, mescide girildiğinde daha oturmadan kılınmalıdır. Faziletli olan da budur. Oturulduktan sonra da kılınır. Bazıları; oturmadan kılınırsa eda, oturduktan sonra kılınırsa kaza olur, demişlerdir.
Ebû Katade radıyallahu anh 'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Sizden her kim mescide girerse iki rekat namaz kılmadan oturmasın" (Buhari, Salat, 59)
Tehıyyet-ül-mescid namazı: Camiye girenin tehıyyet-ül-mescid olarak iki rekat namaz kılması, söz birliği ile sünnettir. Sesli Kur'an-ı kerim okunuyorsa tehıyyet-ül-mescid namazı kılınmaz. (Hamevi)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Mescide girince, oturmadan önce iki rekat namaz kılın! Sonra ister oturun, ister işinize gidin!) [Ebu Davud]
(Allahü teâlânın en çok sevdiği yer, camilerdir.) [Hakim]
(Camiye gelen Allah’ın misafiri olur. Allahü teâlâ da, misafirine elbette ikram eder.) [Taberani]
Farz kazası olanlar, bildirilen nafile namazların vaktinde kaza namazı kılmalıdır! Hem kaza borcu ödenir, hem de nafile namaz sevabına kavuşulur. Mesela tehıyyet-ül-mescid namazını kılarken, (ilk kazaya kalmış sabah namazının farzına ve tehıyyet-ül-mescid namazını kılmaya) diye niyet etmelidir. Böylece hem kaza borcu ödenmiş, hem de adı geçen nafile namaz kılınmış olur. (N.Fıkhıyye)
Tehıyyet-ül-mescid namazı mekruh vakitlerde de kılınabilir mi? Şafiiler mekruh vakit olsa da camiye gelince, iki rekat tehıyyet-ül-mescid namazı kılıyorlar. Hanefiler de kılabilir mi?
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Mescide girince, oturmadan önce iki rekat namaz kılın! Sonra ister oturun, ister işinize gidin!) [Ebu Davud]
(Allahü teâlânın en çok sevdiği yer, camilerdir.) [Hakim]
(Camiye gelen Allah’ın misafiri olur. Allahü teâlâ da, misafirine elbette ikram eder.) [Taberani]
Farz kazası olanlar, bildirilen nafile namazların vaktinde kaza namazı kılmalıdır! Hem kaza borcu ödenir, hem de nafile namaz sevabına kavuşulur. Mesela tehıyyet-ül-mescid namazını kılarken, (ilk kazaya kalmış sabah namazının farzına ve tehıyyet-ül-mescid namazını kılmaya) diye niyet etmelidir. Böylece hem kaza borcu ödenmiş, hem de adı geçen nafile namaz kılınmış olur. (N.Fıkhıyye)
Tehıyyet-ül-mescid namazı mekruh vakitlerde de kılınabilir mi? Şafiiler mekruh vakit olsa da camiye gelince, iki rekat tehıyyet-ül-mescid namazı kılıyorlar. Hanefiler de kılabilir mi?
Hanefi’de mekruh vakitlerde tehıyyet-ül-mescid namazı kılınmaz. Mesela öğle ezanı okunduktan sonra camiye girince iki rekat tehıyyet-ül-mescid kılabilir. İkindi namazı için camiye gelince kılabilir. Bir de yatsı için gelince kılabilir. Sabah namazına gelince imsak vaktinden sonra tehıyyet-ül-mescid kılmak mekruh olur. Bir de akşam namazından önce kılınmaz. Bir de öğle namazına 20 dakika kala kılınmaz.
Camiye gelen kimse, farz veya sünnet yahut kaza kılarken, tehıyyet-ül-mescide de niyet ederse, bütün âlimlere göre, tehıyyet-ül-mescid namazı da kılınmış olur.
Şafii mezhebinde, tehıyyet-ül-mescid namazı, o vaktin namazı olduğu için, kerahat vakti de olsa kılmak caizdir.
Câmiye girip, sünnet veya farz olan herhangi bir namaz kılınınca, tehıyyet-ül mescid namazı da kılınmış sayılır mı?
Evet, sayılır. Ancak niyet sevabına da kavuşmak için sünneti veya farzı kılarken tehıyyet-ül mescide de niyet etmek gerekir. Yeni abdest alıp camiye girmişse, Sübha namazına da niyet edilirse, niyet sevabı da alınır. Niyet edilmese de, her iki namaz kılınmış olur, ancak niyet sevabı eksik olur.
Bunlar gibi, hiç niyet edilmeden abdest ve gusül alınsa, abdest de, gusül de sahih olur, ama niyet de edilince, niyet sevabına da kavuşulur. Her ibadeti yaparken niyet ederek niyet sevabına kavuşmalı. Bazı ibadetlerde, mesela teyemmümde, namazda niyet etmek farzdır. Niyetsiz o ibadet hiç sahih olmaz.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum İçin Teşekkürler...