Resûlullah Efendimiz’in (s.a.v.) İsrâ ve Mi'rac mûcîzeleri, hicretten önce Mekke-i Mükerreme’de, uyanık halde iken, ruh ve cesed ile birlikte olmuştur.
Mi’rac, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in Allâh-ü Teâlâ’nın dâvetine îcâbetle eşsiz bir mûcîze olarak semâvat, arş, kürsî, ve Cenâb-ı Hakk’ın dilediği daha nice yüksek âlemlere seyahat etmesidir. Allâh-ü Teâlâ Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen; “Noksan sıfatlardan münezzeh, kemâl sıfatlarla muttasıf olan Zât-ı Ecelli A'lâ en has kulu olan Habîbini, gecenin küçük bir cüz'ünde Mescîd-i Haram'dan etrafını maddî ve mânevi müzeyyenât ile mübârek kıldığımız, Mescîd-i Aksâ’ya götürdü. Habîbimize, mûcîzelerimizden bazısını gösterelim diye. Şüphe yok ki, her şeyi hakkıyla gören ve işiten Allah'tır” (Sûre-i İsra, 1)
Efendimiz (s.a.v.) Bi’set’in 10. senesinde, amcası Ebû Talib’i, kısa bir zaman sonra da Hz. Haticetül Kübra Validemizi kaybetti.
Hüzünlü bir zamanda Cenab-ı Hakk’ın Habibi’ni teselli için ona yedi kat gökleri, arş, kürsi, meleküt ve daha nice âlemleri gösterip ikramlarda bulunmasıdır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)in Mescid-i Haram’dan, Mescid-i Aksâ’ya kadar götürülmesine İsrâ denir ki yukarıdaki Âyeti Kerîme’de bu anlatılmakladır. Bu safhayı inkâr eden küfre düşer. Zira ayetle sabittir. Bu yolculuk Burak üzerinde olmuştur. Mescid-i Aksâ’da bütün Peygamber ve Evliyânın ruhları Efendimizi karşıladılar. Efendimiz onlara imamlık yaptı.
Mi'rac isimli mânevi bir asansörle 1. kat semâya kadar, oradan Melaike-i Kiram’ın kanatları üzerinde 7. kat semâya kadar çıktı. Hz. Cebrail ile 7.kat semâdan Sidre-i Müntehaya kadar, daha sonra Refref ile Cenâb-ı Hakk’ın dilediği yere kadar gitti. Huzuru İlâhide, Tecelliyi küllîye mazhar oldu. Cenâb-ı Hak ile, akıllarımızla anlayamayacağımız bir keyfiyetle konuşmuşlardır. Sure-i Necm’de Cenâb-ı Hakk meâlen;
“O kadar yakınlaştı ki iki yay arası kadar; hatta daha da yakın oldu. Allah, kuluna ne vahyetti ise vahy etti.” buyurdu.
Ümmetine üç m’irac hediyesi getirdi;
1. Ümmetinden Allâh-ü Teâlâ’ya şirk koşmayanların cennete gireceği müjdesi, 2.Sûre-i Bakara’nın son iki âyet-i 3. Beş vakit namaz.
Hz. Hadicetü’l Kübra validemiz ve Rasûlullah Efendimiz’ (s.a.v.) in amcası Ebû Talib’in vefâtları sebebiyle Peygamberimizi bir teselli;
Hz. Hadicetü’l Kübra validemiz ve Rasûlullah Efendimiz’ (s.a.v.) in amcası Ebû Talib’in vefâtları sebebiyle Peygamberimizi bir teselli;
Miracin bazi sebebleri.
İmamü’l Enbiya olduğunun isbatı,
Risâletinin umumi olduğunun isbatı,
Arz ve semânın birbirine karşı iftiharı,
Meleklerin halledemedikleri meselenin hâlli,
Müşrikleri tasdike mecbur etmek; Hiç görmediği yerleri, gördüğü doğru çıkınca vahye dair söylediklerinin de doğru olması lâzım,
Diğer alemlere de risâlet vazifesini ikmal,
İman edenlerin derecesini imtihan
Rabbim sefaatlerine nail eylesin.
Comments
Post a Comment
Yorum İçin Teşekkürler...