Bu duamızda;rüzgar eserken yapılan dua,rüzgardan korunma duası,firtina duasi hakkında bilgi sahibi olacaksınız!..
"Kuzey rüzgârı şiddetlendiği zaman Resûlullah:
Allâhümme innî es’elüke hayrehâ ve hayri mâ ürsilet bihî ve eûzü bike min şerrihâ ve şerri mâ fîhâ ve şerri mâ ürsilet bihî.
Anlamı:Allah’ım,senden bunun hayrını ve bunda olanların da hayrını ve bunun gönderiliş maksadındaki hayrı da istiyorum.Bunun şerrinden,bunda olanın şerrinden,bununla gönderilen şeyin şerrinden de sana sığınıyorum."Ey Rabbim! Bu rüzgârla göndereceğin şeylerin şerrinden sana sığınırım" derlerdi. (35)
Bir hadîste şöyle der: Rüzgâr bazan yağmur, bereket gibi hayırlı şeyler getirir. Bazan da kasırga ve yıkıntı gibi felâkete sebeb olur. Nitekim Resûl-i Ekrem Efendimiz rüzgârın estiğini anlayınca hemen dizleri üzerine çöker ve:
Allahümmecalha rahmeten ve lâ tecalhâ azaben. diye yalvarır, duâ eder, azaba değil, rahmete vesile olmasını dilerdi. Yâni, Yâ Rabbi bu rüzgârı bize rahmete vesile kıl, azabımıza sebeb eyleme.
"Kuzey rüzgârı şiddetlendiği zaman Resûlullah:
Rüzgar Esince Okunacak Duâ |
Anlamı:Allah’ım,senden bunun hayrını ve bunda olanların da hayrını ve bunun gönderiliş maksadındaki hayrı da istiyorum.Bunun şerrinden,bunda olanın şerrinden,bununla gönderilen şeyin şerrinden de sana sığınıyorum."Ey Rabbim! Bu rüzgârla göndereceğin şeylerin şerrinden sana sığınırım" derlerdi. (35)
Allahümmecalha rahmeten ve lâ tecalhâ azaben. diye yalvarır, duâ eder, azaba değil, rahmete vesile olmasını dilerdi. Yâni, Yâ Rabbi bu rüzgârı bize rahmete vesile kıl, azabımıza sebeb eyleme.
Şiddetli Rüzgar estiğinde Peygamberimiz şöyle yalvarmıştır:
Yâ Rab, şu rüzgârın içinde bulunanın ve hangi hizmet için gönderilmişse onun hayrını senden dilerim. İçinde bulunanın şerrinden ve gönderildiği şeyin şerrinden sana sığınırım.
Yâ Rab, şu rüzgârın içinde bulunanın ve hangi hizmet için gönderilmişse onun hayrını senden dilerim. İçinde bulunanın şerrinden ve gönderildiği şeyin şerrinden sana sığınırım.
Her zaman büyük bir fırtına ve belânın gelmesi muhtemeldir. Bunun içindir ki, Resûl-i Ekrem Efendimiz devamlı teyakkuz halinde bulunur, şiddetli rüzgârlarda hemen iki dizi üzerine çöker, bir kasırga ve âfet gelmesinden Allaha sığınırdı. Böylece belki de takdir edilmiş bir felâket ve musîbet kaza edilmez, yahut hafif olarak geçmesi sağlanmış olurdu.
Resûl-i Ekrem Efendimiz Rüzgar şiddetlenince ve her türlü âfete yüklü bulunan bulutu gökyüzünde görünce,yine Allaha sığınır, şu duâyla ilticada bulunurdu:
Allahümme innâ neûzü bike min şerri mâ ürsile bihi.
Gönderildiği şeyin şerrinden Allaha sığınırız.
Allahümme innâ neûzü bike min şerri mâ ürsile bihi.
Gönderildiği şeyin şerrinden Allaha sığınırız.
Comments
Post a Comment
Yorum İçin Teşekkürler...