Cima Ne Demektir?,Cima Nasıl Yapılmalıdır?(Cima yaparken dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?)
Cimanın kelime anlamı nedir?,Cima ne demektir?,Cima nasıl yapılmalıdır?,Cima yaparken dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?,Cima yapmak günah mıdır?,Eşlerin Cima yapması caiz midir?
Cima:Eşlerin cinsel ilişkide bulunmasına denir.
Bu konuda hiç unutulmaması gereken en önemli nokta, insanın yaradılış gayesidir. İnsan Allah`ın yüceliği karşısında kendi güçsüzlüğünü kabullenmesi ve her hareketini Allah`a kulluk olarak yapması için yaratılmış bir varlıktır. Öyleyse yemesi, giymesi yatması ve kalkması gibi, cinsel ilişkisi de ibadet olarak yapılmalıdır. Haramdan sakınmak, Allah`ın nimetinden helâl olarak yararlanmak, yapacağı hayırlı işler için fikrini meşgul eden cinsel arzuyu, sağlam düşünebilmek için gidermek, koca karının, karı da kocanın hakkını ödemek ve en önemlisi müslüman nesli yetiştirmek amacıyla yapılan meşru bir cinsel ilişki ibadettir ve insana aldığı zevkler yanında sevap da kazandırır. "Kişinin zevkini yaşamasında hiç sevap olur mu ?" diye soran sahabeye Allah Rasûlü Efendimiz; "O suyu haram bir yere akıtsaydı, günah olmayacak mı idi? Öyleyse helâlından akıtması da sevaptır" buyurmuştur.(Müslim, zekât 52; Ebû Dâvûd, tatavvu` 12; edep 160; Müsned V/167,168.)
Öbür yönüyle insan, arzu ve şehvetinin esiri olup, sırf zevki için yaşar hale gelmemelidir. Bu, ondaki hayvanî güçleri geliştirir, melekî güçleri zayıflatır ve insanı alçaltır. Halbuki, bütün zevkler gibi cinsel ilişki zevki de bir gaye değildir, bir gaye için yaratılmış insana Allah`ın bir hediyesidir. İnsandan, neslini sürdürmesini istemiş ve bunu Allah`ın istediği doğrultuda yapması halinde kendisine cennet vaad edilmiştir. İse cinsel ilişki zevki gibi peşin bir avans da verilmiş ve sanki öbür âlemde alabildiğine tadacağı zevklerden, daha dünyada iken ona parmak ucuyla hafifçe tattırılmıştır. Ya da yorucu çabalarla yüce bir gayeye ulaşması istenen insana, gönül eğlendirme türünden çerez takdim edilmiş ve asıl ziyafetin sonda olduğu bildirilmiştir. Tıpkı zor bir işe koşulan çocuklara, işi sonuna kadar götürmeleri için verilen oyuncaklar gibi. O çocuğun verilen işi bırakıp bu oyuncakla eğlenmesi, oyuncağın veriliş amacına ne derece zıtsa, insanın cinsel zevklerini gaye olarak görüp, sırf onlarla meşgul olması da yaratılış gayesine o derece zıttır.
Şimdi vereceğimiz bilgilerde bu açının göz önünde bulundurulması gerekir.
Tutma ve bakma konusunda karı koca arasında avret olan bölge yoktur.(Ibn Abidin VI/367) Hz. Ömer`in oğlunun; "bana göre birbirinin organlarına bakmaları daha iyidir, çünkü bu cinsel ilişkinin tadını artırır," dediği nakledilir. Fakat Aynî; "bu sözün, onun sözü olduğu kesin değildir" der. Tutma konusunda câiz değildir diyen yoktur. Ebû Yûsuf; "Ebû Hanife`ye sordum ki, erkek karısının organını tutsa, kadın da kendisine karşı tahrik etmek için kocasının organını ellese, bunda bir sakınca var mıdır? O da bana; hayır, yoktur. Hattâ bu sevaptır ve ecrin büyük olmasını sağlar dedi".
Hanımı ile ilişkide bulunurken, onu tanıdığı güzel bir kadın diye hayâl edip, onunla sevişiyor gibi cima yapmasının haram olmadığını söyleyenler vardır. Ancak Ibn Âbidîn; bizim kurallarımıza göre bunun helâl olmaması gerekir, çünkü bu, suyu şarap olarak düşünüp içmeye benzer. Onun haram olduğu açıktır. Öyleyse öbürü de helâl olmamalıdır" der. ( Ibn Abidin VI/372.) Doğru olan da bu olsa gerektir.
Cinsel ilişkide kullanılan kremler, ya da yağlandırıcıların, domuz yağı gibi haram madde içermedikten sonra, helâl olmadığını gösteren bir delil yoktur. Ancak bu normal eşlere tavsiye edilmeyecek bir durumdur. Allah bu iş için tabi nemlendirici yaratmayı ihmal etmemiştir.
Cinsel ilişkinin yasaklanan, ya da tavsiye edilen bir şekli yoktur. Ne var ki, tabiilik dinî olan İslam`ın, bu konuda da tabiî olanı tercih edeceği açıktır. Üreme organından olmak üzere, karı ile koca hangi tür ilişkiden zevk alıyorlarsa onu uygularlar. Ayakta, otururken, yatarken, arkadan, önden, altta, üstte; hangisini isterlerse öyle yaparlar. Ancak üzerlerinin örtülü olması farz değil ise de Islâmî bir adaptır. " Allah ise utanmaya en lâyık olandır" (Fetâvây-i Hindiyye`de: "Oda küçük olursa (5-10) zira` yani yaklaşık(3 x 6 m2) koca böyle bir odada cima maksadıyla karısını soyabilir. Bir kısım ulema karı kocanın bir odada tek başlarına soyunmalarında mahzur olmadığını söylemişlerdir." (Ibn Âbidîn, Kunye`den, V/288). Ama bu, elbette cima ederken açık olabilecekleri anlamına gelmez. Hadîs için bk. Buhârî, ilm 15, edep 68.)
Karısına dübüründen yaklaşmak çok çirkin bir hareket ve haramdır. İnsanın tabiatına, şeref ve onuruna aykırıdır.
Erkeğin, şehvetini uyandırmak ve zevk duymak için, eliyle ya da butlarıyla kendi kendini tatmin etmesi helâl görülmemiştir. (Bu konuda Mü`minûn (23) 7 ve Me`âric (70) 31 âyetleri ve tefsirlerine bakılabilir.) Haramlığını bazıları hafif, bazıları da kaba olarak nitelemişlerdir. Ancak erkeğin yanında karısı yoksa, ya da evli değilse, kalbi bununla meşgul oluyorsa ve harama düşme endişesi varsa, kendisini boşaltmanın, bunu âdet haline getirmemek şartıyla câiz olduğunu söyleyenler vardır. Hattâ, ciddî olarak harama düşme endişesi varsa ve bu yolla buna engel olunacaksa, bunun vâcip olduğunu söyleyenler de vardır. (Geniş bilgi için bk. Mahlûf, Fetâvâ I/117,118.) Ancak Peygamberimizin bu konudaki tavsiyesinin, şehveti oruç tutmakla yatıştırmak olduğu unutulmamalıdır. (Söz konusu hadîslerinde Rasûlüllah Efendimiz: "Gençler! Evlilik külfetine hanginizin gücü yetiyorsa evlensin." Yapamayan oruç tutmalıdır. Çünkü onun (nefsi dizginleyici) kamçısı vardır" Buhârî, savm 10, nikâh 2, 3; Müslim, nikâh 1, 3; Ebû Dâvûd, nikâh 1) Bu yolla hem haramdan kurtulacak hem de sevap kazanacaktır.
Erkeğin eli vb. şeylerle kendini tatmin etmesi caiz olmadığı gibi, kadının da bu yolla tatmin araması câiz değildir. Ancak koca, karısının eli ile ya da vücudunun diğer yerleri ile tatmin olabileceği gibi, karısını da bu yolla tatmin edebilir. (Serahsî, Mebsût X/159.)
Hastalık, zayıflık ve güçsüzlük gibi sebeple cinsel ilişkiye dayanamayan ve bu yüzden istemeyen kadınla cima etmek haramdır. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü`d-dürriyye I/26.)
Evlendiğinde karısıyla ilişkiye güç yetiremeyen erkek bir yıl beklenir. Bir yıl boyunca da, bir defa olsun, güç yetiremezse, karısı, istemesi halinde ayrılır, erkeği beklemeye zorlanamaz. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü`d-dürriyye I/30.)
Mushaf bulunan odada cima etmenin sakıncası yoktur. Çünkü müslümanların evlerinde ve odalarında genellikle Mushaf bulunur. Ancak Allah`ın kelâmına karşı saygı duyulduğunu göstermek için Mushafın örtülmesi gerekir. (Ibn Âbidîn, I/266, el-Hediyyetü`l-Alâiyye 268.)
Mescidlerin üzerinde cinsel ilişkide bulunmak mekruhtur. Çünkü mescidler semâya kadar mesciddirler. (Alâuddîn Âbidîn, el-Hediyyetü`l-Alâ`iyye 283.)
Cimaya başlarken "besmele" çekerek,hadîste geçen "Bismillâh, Allahümme cennibnâ`ş-Şeytâne ve cennibi`ş-Şeytâne mâ-razektenâ" duasını okuması müstehaptır ve cimanın edeplerindendir. (Örnek olarak bk. Buhârî, bed`ul-halk 11; Müslim, talak 6, nikâh18)
Kocası kendisini cimaya çağırdığında, karısının bunu özürsüz olarak reddetmesi, câiz değildir. Hattâ âdetli olması da bir özür değildir. Çünkü kocası onun, âdetli iken haram olan bölgesi dışında bir yerinden yararlanabilir. (Fetâvây-i Hindiyye (yazma) 611/45 Müslim, hayz 16, Nesâî, taharet 180; Ibn Mâce, taharet 124) Bu konuda özellikle kadının söz konusu edilmesi, cimada erkeğin, kadından daha sabırsız olduğundandır. Yoksa kadının, kocasından cima isteme hakkı yok demek değildir.
Karı kocanın, zaruret olmadıkça cinsel ilişki biçimlerini başkalarına anlatmaları haramdır. Peygamberimiz (s.a.s.) : "Şüphesiz ki, Kıyamet Gününde, Allah`ın katında, emanete hıyanetin en büyüklerinden biri, karı koca beraber düşüp-kalktıktan sonra, kocasının kadının sırrını yaymasıdır" buyurmuştur. (Müslim, nikâh 21; Davûdoğlu age VN/327 vd.)
Emzikli kadınla cimada bulunmak câizdir. (bk. Müslim, nikâh 24; Davûdoğlu age VN/342 vd.) Bir kadını görerek şehveti harekete gelen kimsenin, derhal karısı ile cima etmesi ve nefsini yatıştırması müstehaptır. (bk. Müslim, nikâh, 2; Davûdoğlu age VN/221.)
Cimada özellikle dikkat edilmesi gereken noktalardan birisi de, temizliğe olabildiğince dikkat etmektir. Mümkünse ilişkiden önce eşlerin dış organlarını sabunla yıkamaları müslümanca bir davranış olur. Çünkü temizlik müslümanlığın ana temellerindendir. Kasıklarda yuvalanıp üreyen mikropların, ilişki yoluyla kadının rahmine ulaşıp, çeşitli rahim hastalıklarına sebep olabileceği, ya da mevcut hastalıkları artırabileceği hiç unutulmamalıdır. Peygamberimizin (s.a.s.) cima edeceklere abdest almayı tavsiye etmesi (bk. Ibn Kudâme, el-Mugni VN/26) bundan olsa gerektir.
Cima gücünü artıracak besinler yemek sakıncalı değildir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kına sürünmeyi tavsiye ederken; çünkü o, cildi güzelleştirir, cima gücünü artırır(Zehebî, et-Tibbu`n-Nebevî 25), buyurmuştur. "Tıbbı Nebevî" kitaplarında buna benzer hadisler nakledilir ve cima gücünü artıracak gıda rejimi verilir. (agk)
İlişkinin ne olduğunu bilecek kadar büyük çocukların bulunduğu odada, onlar uyurken bile cima etmek câiz değildir. (Nemenkânî, el-Fethu`r-Rahmanî N/2l3)
İslam, kişinin bütün hayatını içine alan ve her konuyu değerlendiren bir dindir. Bu sebeple insanın hayatında önemli bir yer tutan cinselliği ve eğitimini de ihmal etmemiştir. Belirli ölçüler içerisinde helal dairesinde keyfe kafi gelecek şekilde düzenlemiştir.
Her problemlerini Hz. Peygambere (asv) sorup öğrenen sahabeler ve onların hanımları, cinsellikle ilgili sorunlarını da bizzat sorarak öğrenmişlerdir.
Nitekim, sahabeden birisi hanımına üreme organından olmak şartıyla arka tarafından yaklaşmak istemiş, ancak hanımı buna karşı çıkmış ve doğacak çocuğun şaşı olacağı şeklindeki Yahudi anlayışını da bahane göstererek itiraz etmişti.
Durum Peygamber Efendimize (asv) haber verildiğinde “Eşlere, üreme organından olmak şartıyla, istenildiği şekilde yaklaşılabileceğini” (1) ifade eden ayet geldi.
Bu ayeti açıklayan Peygamberimiz (asv) de “Üreme organından olmak şartıyla arkadan, yandan, üstten, alttan, istenildiği ve hoşa gidildiği şekilde cinsel ilişkiye girilebileceğini" ifade etmiştir. (2)
İslam, kişinin eşiyle cinsel ilişkisini şu durumlarda yasaklamıştır :
1. Adet halinde ve lohusalı iken cinsel temas haramdır.
2. Eşinin dışkı yerinden yani anüsünden yaklaşmak. Zevceye dışkı yerinden cinsel ilişkiye girmek büyük günahlardandır.
Peygamber Efendimiz: "Hanımına dışkı yerinden yaklaşan kimse lanete uğramıştır." buyrur. Başka bir hadîslerinde de: "Erkeğe veya kadına arka yoldan yaklaşan kimseye Allah, rahmet bakışıyla bakmaz" buyrurlar. (3)
Dinimizin bunların dışındaki cinsel ilişkiyi, üreme organından olmak şartıyla her türlü şekline müsaade ettiğini ve haram kılmadığını anlıyoruz. Eşlerin birbirini yalama, okşama, dudaklarıyla, oral yolla ve elleriyle cinsel ilişkiye hazırlamak için vücutlarının değişik yerlerine yaptıkları her türlü hareketin haram olmadığını söyleyebiliriz.
Ancak kesin bir yasağın olmaması, bazı tavsiyelerinde olmadığı anlamına gelmez. Cinsel ilişki esnasında dikkat edilmesi tavsiye edilen hususlar şunlardır :
1. Eşlerin cinsel ilişki esnasında üstlerine bir örtü almaları. (4)
2. Eşlerin birbirlerinin cinsel organlarına bakmamaları. (5)
3. Cinsel ilişki anında az konuşmaları. (6)
Bu tavsiyelere uymak güzel olmakla beraber, üreme organından olmak şartıyla her türlü sevişme ve ilişki caizdir.
İlave Bilgi İçin TIKLAYINIZ!
Cima Duası
Cima(Cinsel İlişki) Vakitleri Ne Zamandır?
Bu bilgileri bizlerle paylaştığınız için size minnettarım,biz bayan olduğumuz için cinsel konuları herkese soramıyoruz bu vesile ile internetten bilgileniyoruz.Harika bilgiler,Allah razı olsun sizden
YanıtlaSilAllah razı olsun çok güzel bir anlatım herkesin okuyup öğrenmesi gereken şeyler basit görünüp ama çok önemli bir konu bilgi olmadan allah korusun çok büyük günaha girilebilir tekrar allah razı olsun süper anlatılmış
YanıtlaSil