Adetliyken Dua Okunur mu(Nihat HATİPOĞLU),Adetliyken Ayetel Kürsi Okunur mu?,Adetliyken Tesbih Çekilir mi?,Adetliyken Dua Okunur mu(Diyanet),Adetliyken Yasin Okunur mu?,Adetliyken Dua Edilir mi?..
Adetli iken Kur'an-ı Kerim-i yarım ayet bile olsa okumak haramdır.Ancak dua,zikir veya sena(övgü)kastı ile olursa okumak caiz olur.Sadece zikir,sena yahut dua makamında olan ayetler bu maksatla okunabilir.
Fakat,hüküm ve haber bildiren ayetler dua,sena ve zikir maksadı ile de olsa okunamaz.
Mesela sena-yı kast ederek cenazede Fatiha-i Şerifeyi okumak caizdir.
Aynı şekilde kabristanda dua maksadı ile başında besmele çekmeden Fatiha-i şerife okunabilir.Felak,nas süreleri ve Rabbena' da dua kastı ile okunabilir.Yalnız başında besmele çekilmez.Zira besmele ile okunursa ayet olarak okunmuş olur.
Ancak Ayetül kürsi ve ihlas süresi dua kastıyla bile olsa okunmaz.Ancak kabir ziyaretlerinde Ayet okuyamayanlar veya hiç dua bilmeyenler Salevatı şerife okuyup onun sevabını da hediye edebilirler.
“Kadınlar namaz kılamadıkları âdetli ve lohusa oldukları günlerde;
1. Kur’ân-ı Kerim okuyabilirler mi?
2. Âyetü’l-Kürsi ve İhlâs okuyabilirler mi?
3. Besmele, kelime-i tevhid, kelime-i şehadet, salavat-ı şerife, tespih ve zikir çekebilirler mi?
4. Dini kitapları okuyabilirler mi?
5. Radyodan dinledikleri Kur’ân’ı içlerinden tekrarlayabilirler mi?
6. Arapça Besmele yazabilirler mi?”
Cünüp, âdetli veya lohusa olan kadın, Kur’ân âyetlerinden hiç birini okuyamaz, caiz değildir. Bu hususta Resulullah (a.s.m.) şöyle buyururlar:
“Cünüp ve âdetli kadın Kur’ân’dan hiçbir şey okuyamaz.”1
Yani sırf Kur’ân-ı Kerim okumak niyetiyle bir âyetten daha az bile okuyamaz. Ancak dua, senâ, Allah’a sığınma, zikir veya bir işe başlangıcında yahut öğretmek maksadıyla Kur’ân’dan bazı âyetleri okumak caizdir.
Meselâ, bir ulaşım aracına binerken okunması sünnet olan şu ayet / dua gibi:
“Sübhânellezî sahhara lenâ hâzâ vemâ künnâ lehû mukrinîn (Her türlü noksandan münezzehtir o Allah ki, bunu bizim hizmetimize verdi, yoksa bizim buna gücümüz yetmezdi.”2
Ve yine araçtan inerken de şunun okunması gibi:
“Rabbenâ enzilnî münzelen mübâreken ve ente hayrü’l-münzilîn (Ey Rabbim, beni hayır ve bereketi bol bir yere indir. Misafir ağırlayanların en hayırlısı Sensin).3
Bir musibet ve ölüm haberi alınca,
“İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn (Muhakkak biz Allah içiniz ve muhakkak yalnız Ona dönücüleriz).4
Yine bir işe başlarken “Bismillâhirrahmânirrahîm” demek, şükür maksadıyla “Elhamdülillah” demek de bu kabildendir.
Aynı şekilde Fâtiha, Âyetü’l-kürsî, Felâk, Nâs ve İhlâs Sûrelerini zikir maksadıyla, Allah’ı hatırlamak düşüncesiyle okumak haram değildir.
Mâlikî mezhebine göre, hayızlı ve lohusa olan kadının az miktarda Kur’ân okumasında bir mahzur bulunmamaktadır. Bu az miktar da yukarıda adı geçen sureler miktarıdır. Bu meseleye delil olarak; kadınların uzun süre bu halde kalmış olduklarından dolayı istihsânen caiz görmüşlerdir.
Hanbeli ve Hanefi mezhebine göre, Kur’ân-ı Kerim'in kelimelerini heceleyerek, harf harf okumak caizdir. Çünkü böyle bir okuyuş “kıraat”e girmemektedir. Yine tilavet olmadan Mushafa bakmayı, sesini çıkarmadan içinden okumasını da caiz kabul etmişlerdir. Çünkü bu durumda da kıraatten (okumaktan) söz edilmez.5
Bütün bu görüşler müçtehid imamların çeşitli delillere dayanarak vardıkları içtihad farklılıklarıdır ve hepsi de doğrudur.
Bunun yanında, Kelime-i Şehâdet, Kelime-i Tevhid, istiğfar, salavat-ı şerife gibi tevhid ve zikir cümlelerini bir veya birden fazla okumak caizdir.
Hanımların bugünlerde Kur’ân-i Kerim'in dışında tefsir, hadis ve fıkıh gibi dinî kitapları ellerine almaları İmam-ı Âzama göre caizdir. Ancak bu kitapların içinde bulunan âyetlere el sürmemeleri gerekir.
Kur’ân ayetlerinin bu durumda iken yazılması meselesinde el-Feteva’l-Hindiyye’de şu kayıtları okuyoruz:
“Cünüp veya hayızlı olanların yazmakta oldukları satırların arasına Kur’ân’dan bir âyet yazmaları mekruhtur. Fakat yazdıkları bu âyetleri okumazlarsa mekruh olmaz."
“İmam-ı Muhammed ise, bu kimselerin Kur’ân yazmamaları bana göre en sevimli davranıştır, diyerek bu hususta ihtiyatlı ve dikkatli olmayı tavsiye etmektedir.”
Buna göre, Besmele de Kur’ân’dan bir âyet olduğundan hayızlı iken yazılmaması daha isabetli olur.
Bu arada hangi mezhebe bağlı olursa olsun, bu haldeki bir kadın Kur’ân’ın bir âyetine bile el süremez. Ancak Kur’ân’a yapışık olmayan temiz bir bez ve kâğıtla tutabilir.
Comments
Post a Comment
Yorum İçin Teşekkürler...